- Temmuz 5, 2025
- Web Yayın Kurulu
- Sağlık Rehberi, Tedavi Yöntemleri ve Operasyonlar
Crohn Hastalığı Belirtileri ve Tedavisi
Crohn hastalığı, sindirim kanalının ağızdan anüse kadar herhangi bir bölümünde kronik ve segmental (atlamalı) iltihaplanmaya yol açan bir inflamatuvar bağırsak hastalığı (IBH) alt tipidir. Semptomlar genellikle alevlenme ve sakinleşme (remisyon) dönemleriyle seyreder; yaşam boyu sürer ancak uygun yönetimle kontrol altına alınabilir.
Crohn hastalığının temel belirtileri nelerdir?
Hastalar en sık karın ağrısı, ishal, ateş, kilo kaybı, rektal kanama ve yorgunluk şikâyetleriyle başvurur. İleri olgularda perianal fistüller, büyüme-gelişme geriliği (çocuklarda) ve dış bağırsak dışı eklem-cilt-göz tutulumu görülebilir.
Crohn hastalığının olası nedenleri ve risk faktörleri nelerdir?
Kesin neden bilinmese de genetik yatkınlık, anormal immün yanıt, bağırsak mikrobiyotasındaki dengesizlik ve çevresel tetikleyicilerin (sigara, rafine diyet, NSAİ kullanımı) etkileşimi suçlanır. Aile öyküsü, Batı tipi beslenme ve sigara kullanımı en belirgin risk faktörleridir.
Nasıl teşhis edilir?
Tanı, kolonoskopi + biyopsi ile mikroskobik doğrulama, MR enterografi ve/veya CT enterografi gibi görüntüleme yöntemleriyle konur. Dışkıda kalprotektin ve CRP düzeyleri, inflamasyonu izlemek için destekleyicidir.
Güncel tedavi seçenekleri nelerdir?
Crohn tedavisinde amaç, hastalığın sakinleşmeni sağlamak, komplikasyonları önlemek ve yaşam kalitesini yükseltmektir:
- İlaç tedavisi: Aminosalisilatlar (hafif olgular), kortikosteroidler (atak kontrolü), immünmodülatörler (azatiyoprin, metotreksat) ve biyolojik/SMAD ajanları (anti-TNF, ustekinumab, vedolizumab, JAK inhibitörleri) ilk basamaktaki yaklaşımlardır.
- Cerrahi tedavi: Fistül, striktür, obstrüksiyon veya refrakter inflamasyon varlığında rezeksiyon veya strikturoplasti gündeme gelir.
• Destekleyici yaklaşımlar: Beslenme desteği (enteral/parenteral), probiyotik-prebiyotik takviyeler ve stres yönetimi önemli rol oynar.
• Bağırsak yıkaması (kolonik irrigasyon): Literatürde yüksek hacimli irrigasyon protokolleri, kolonoskopi hazırlığında laksatif dozunu azaltmak amacıyla IBH hastalarında denenmiş ve tolere edilebilir bulunmuştur. Yıkama sonrası IBH’li hastalarda bakteri çeşitliliği geçici olarak azalabilir; bu, alevlenme riskini teorik olarak artırmaktadır.
Yaşam tarzı ve beslenme önerileri
Diyet, tedaviyi tamamlayan kritik bir destektir. Akdeniz-benzeri antiinflamatuvar beslenme, yüksek lifli fakat düşük işlenmiş gıdalı öğünler, yeterli su tüketimi ve sigarayı bırakma alevlenme sıklığını azaltabilir. Gerektiğinde düşük FODMAP veya enteral beslenme protokolleri gastroenterolog-diyetisyen eşliğinde uygulanır.
Crohn hastalığını yönetmek için ipuçları
Düzenli kontroller, alevlenme tetikleyicilerinin günlüğünü tutma, probiyotik-prebiyotik kombinasyonları, stres yönetimi (mindfulness, BDT) ve grip-pneumokok aşıları, komplikasyonların önlenmesine destek olur.
Crohn Hastalığı Hakkında Sık Sorulan Sorular
1- Crohn hastalığı ile ülseratif kolit arasındaki temel fark nedir?
Crohn, ağızdan anüse kadar sindirim kanalının herhangi bir bölümünü tutarken, ülseratif kolit yalnızca kalın bağırsağın iç yüzeyini — genellikle rektumdan başlayarak — kesintisiz biçimde etkiler. Bu nedenle Crohn’da fistül-darlık gibi derin komplikasyonlar daha sık görülür.
2- Crohn hastalığı kalıtsal mıdır?
Yaklaşık her beş Crohn hastasından birinde birinci derece akrabalarda IBD öyküsü bulunur; NOD2 dâhil yüzlerce gen varyantı riski artırır. Ancak hastalığın ortaya çıkması mutlaka genetik değildir; çevresel faktörler ve bağırsak mikrobiyotası da belirleyicidir.
3- Hangi yaş grupları Crohn için en yüksek riski taşır?
Teşhislerin çoğu 15-35 yaş arasında konur; 60 yaş sonrası ikinci, daha küçük bir pik vardır. Yine de hastalık çocukluk veya ileri yaşta da başlayabilir.
4- Crohn alevlenmesini hangi gıdalar tetikleyebilir?
Yüksek insolübl lif (çiğ lahana, kabuklu meyve), laktozlu süt ürünleri, yağlı-kızartılmış yiyecekler, yapay tatlandırıcılar (sorbitol, xylitol) ve rafine şekerler bazı hastalarda kramp ve ishali şiddetlendirebilir. Kişisel gıda günlüğü tutmak tetikleyicileri bulmanın en güvenilir yoludur.
5- Kortizon kullanımı uzun vadede hangi yan etkilere yol açabilir?
Süreğen kortikosteroid kullanımı osteoporoz, kilo artışı, hipertansiyon, diyabet, katarakt, cilt incelmesi ve enfeksiyon riskinde artışa neden olabilir. Bu nedenle “steroid tasarruflu” ilaçlara mümkün olduğunca erken geçmek önemlidir.
6- Biyolojik tedavilerde enfeksiyon riski nasıl yönetilir?
Tedavi öncesi TBC-HBV taraması yapılır; pnömokok, inaktif influenza ve HPV gibi aşılar güncellenir. Canlı aşılar gerekiyorsa biyolojik başlamadan ≥4 hafta önce yapılmalı, tedavi altında canlı aşılardan kaçınılmalıdır. Düzenli kan sayımı ve karaciğer testleri olası enfeksiyonları erken yakalamaya yardımcı olur.
7- Crohn hastalığı kansere yol açar mı?
Uzun süreli yaygın kolonik tutulum, özellikle 8-10 yılı aşan hastalarda, kolorektal kanser riskini genel nüfusa göre 2-3 kat yükseltir. Düzenli kolonoskopik tarama ve iltihabın etkin baskılanması riski azaltır.
8- Crohn’da egzersiz planı nasıl olmalı?
Hastalığın yatışma evresinde haftada 3-5 gün, 30 dk orta tempolu yürüyüş/yoga gibi aerobik aktiviteler ve haftada 2-3 gün direnç egzersizleri (hafif ağırlık, pilates) kemik ve kas sağlığını destekler. Alevlenme dönemlerinde düşük-etkili germe hareketleri tercih edilir; susuz kalmamaya özen gösterilmelidir.
Kaynaklar
- Crohn’s & Colitis Canada
- RM&G Gastroenterology
- Medical News Today
- Crohn’s Colitis Foundation
- NCBI Bookshelf
- Hackensack Meridian Health
- European Crohn’s & Colitis Organisation
- National Institutes of Health (PMC)
- Crohn’s & Colitis Canada
- Hopkins Medicine
- Stanford Health Care
- American College of Gastroenterology
- Crohn’s & Colitis Foundation
- Nature
- PubMed
- Clinical Gastroenterology and Hepatology
- Verywell Health