- Ağustos 13, 2024
- Web Yayın Kurulu
- Comment: 0
- Sağlık Rehberi, Tanı ve Testler
PNL, LAPAROSKOPİ ve FLEKSİBLE ÜRETEROSKOPİ
Ülkemiz gibi orta kuşak ülkelerde ve sıcak bölgelerde, böbrek taşları sıklıkla görülür. Ülkemizin Güneydoğu bölgesinde daha fazla olmak üzere, %14 civarında böbrek taşı görüldüğü bildirilmiştir.
Modern teknolojinin yardımı sayesinde, ameliyatlar da artık değişmiş bulunmaktadır. Hem erken tanı yöntemleri olan ultrason, tomografi ile taşların daha küçük boyutta iken tespit edilebilmesi sayesinde, hem de modern cihazlarla daha minimal invaziv yöntemlerle ameliyatlar yapılabilmektedir.
Çeşitli nedenlerle ve farklı mekanizmalarla böbrek taşı oluşabilir. Bilinen yirmiden fazla taş çeşidi vardır. Taşların cinsi, tedavi şekillerini etkilemektedir. Düz filmlerde görülen opak taşlar ie görünmeyen nonopak taşlar ve silik görünen semiopak taşlar vardır. Küçük, idrar kanalında bulunan taşlar, ilaçlarla atılabilirken, 5-6 mm’den büyük taşlara müdahale gerekebilmektedir. Hastanın idrar kanalının genişliği veya darlık varlığı da taşın düşmesini geciktirebilmektedir. Düşmeyen, sürekli ağrı kesici ihtiyacına neden olan, yaşamı koşullarını zorlaştıran taş varlığında müdahale gerekmektedir.
Taşlara müdahale, taşın boyutuna, cinsine ve yerine göre değişmektedir. Böbrekte bulunan küçük taşlar ESWL denen taş kırma yöntemi ile kırılabildiği gibi, kırılmayan veya büyük taşlar, PNL veya RIRC dediğimiz yöntemlerle temizlenebilmektedir. PNL, perkütan nefrolitotomi olup, böbreğe sırttan iğne ile girilip, 1 cm den küçük bir kanal açılıp böbrek taşına ulaşılması ve endoskopik yöntemlerle taşın kırılıp temizlenmesidir. İşlemden sonra böbreğe tüp takılabilir, bir-iki gün sonra çıkarılır.
Fleksible (esnek) üreterorenoskop ile yapılan retrograd intrarenal cerrahi (RIRS), böbreği hiç delmeden, tamamen doğal yollardan geçerek, idrar yolundan girilip böbreğe kadar gidilip, taşın böbrek içindeki havuzlarda lazer yardımıyla parçalanıp toz haline getirilmesi şeklinde konforlu bir ameliyattır. Özellikle, böbrek hasarı olan, kan sulandırıcı ilaç kullanan, böbrekte yapısal anormallikler olan hastalar için en güvenli yöntemdir. İşlemden sonra idrar yoluna geçici tüp konulur ve 2-3 hafta sonra çıkartılır. Hasta dii aldırmakla, pansuman yapmakla, düzelmeyen yaralarla ve açık ameliyattan kaynaklanan kas ağrıları ile uğraşmaz.
Böbrek taşları için açık cerrahi, artık nerdeyse hiç kullanılmamaktadır zira modern yöntemlerle çoğu halledilebilmektedir. Çok nadir durumlarda başvurulması gerekir.
Bazı taşlar için laparoskopik müdahale veya laparoskopi yardımlı peruktan müdahale de söz konusu olabilmektedir. Bu durum hastanın ve böbreğin yapısal anatomik sorunları ile ilgilidir ve işleme uzman doktor karar verir.
Taşı olan hastalara tedavi seçenekleri sunulur ve onun için hangisinin daha iyi ve güvenli olabileceği söylenir ve tercih hastaya bırakılırsa da, doktorun karar verdiği yöntem genellikle hasta için daha uygun olur. Tabii ki hastanenin teknik kapasitesi ve mevcut aletler de tedavi seçimini etkileyebilir. Bu nedenle, her türlü taş tedavisi yapabilen merkezin seçilmesi seçenekleri genişletecek ve en uygun olanı seçmekte zorluk yaşatmayacaktır.