- Ocak 23, 2024
- Web Yayın Kurulu
- Yorum: 0
- Sağlık Rehberi
Böbrek Tümörleri Nasıl Tedavi Edilir?
Böbrek tümörleri, böbrekte oluşan kitleler, proksimal tübül epitelinden kaynaklanırlar. Oluşmasında çeşitli genetik ve çevresel faktörler rol oynar. Sigara, alkol, hipertansiyon ve ilaç kullanımları bunlardan bazılarıdır.
Son 20 yılda özellikle görüntüleme yöntemlerinin yaygın olarak kullanılması ile birlikte, kitleler küçük boyutlarda iken gösterilebilmektedir ve erken tanı konulmaktadır. Eskiden ağrı, kanama, karında kitle şeklinde tipik triad olarak tanımlanırken, günümüzde hiçbir şikayet yok iken ultrasonografide veya tomografide tesadüfen ortaya çıkmaktadırlar. Bu nedenle, 40 yaşından sonra 3 yılda bir, 50 yaşından sonra 2 yılda bir check-up muayenelerinin yapılması, erken teşhis açısından önemlidir.
Böbrek kitleleri, boyutlarına göre sınıflandırılmaktadır. Boyutu 4 cm’ye kadar olan kitleler, T1a sınıfında olup, en düşük evrede kabul edilir. Boyutu 4-7 cm arasında olanlar T1b sınıfında, 7 cm.den büyük olanlar T2 sınıfında yer almaktadır. Kitlenin çevre dokular le ilişkisine göre, damar tutulumu olması, böbrek etrafındaki yağ dokularının tutulması, gerota fasyasının aşılmış olması, böbrek üstü bezi tutulumu gibi faktörler evrelemede önem kazanmaktadır.
Küçük böbrek kitleleri, özellikle 4 cm’ye kadar olan ve erken tanı konulanlar için tedavi, kitlenin çıkarılıp, böbreğin kalan kısmının korunması şeklinde parsiyel nefrektomi ameliyatıyla sağlanır. Kitlenin böbreğin dış kabuğunda kortekste olması, dışa doğru büyümesi, işlemi kolaylaştırır. Böbreğin medullasında, iç kısmında ve damarlarına yakın yerleşmiş olan kitlelerde ameliyat biraz daha zor olabilir ve böbreğin yarısının veya tamamının alınması ile sonuçlanabilir.
Boyutu 4-7 cm arasında olan kitleler için de benzer tedavi uygulanır. Yine yerleşim yeri ve etraf dokular ile ilişkisi değerlendirilip parsiyel mi radikal mi nefrektomi yapılacağına karar verilir. Bazen karar ameliyat sırasında değişebilir. Kolay gibi görünen işlem zorlaşabilir veya zor görünen işlem kolayca tamamlanabilir. Bu nedenle ameliyat öncesi hastadan radikal nefrektomi için onam alınır. Parsiyel nefrektomi kararı verilmiş olsa bile hastanın hayatını tehdit edebilecek bir kanama riskini almaktansa, radikal nefrektomiye karar verilebilir.
Radikal nefrektomi, laparoskopik veya robotik olarak yapılabilir. Açık cerrahi ile de radikal nefrektomii yapılabilir. Kapalı ameliyatlarda, daha küçük kesiler olması, böbreğin çıkarılması için gereken kesi sırasında daha az kas kesilmesi ve yara iyileşmesinin daha kolay ve hızlı olması, günlük hayata dönüşün hızlı olması gibi avantajlar vardır.
Parsiyel nefrektomi de açık veya laparoskopik/robotik olarak yapılabilir. Parsiyel nefrektomi, böbreğin tamamının alınmaması, kalan böbreğin işlevine devam etmesi, ileride oluşabilecek böbrek hastalıkları karşısında hastanın daha sağlıklı olmasını ve tedaviyi daha kolay atlatmasını sağlar. Parsiyel nefrektomide, kitle kapsülü ile birlikte çıkarılabilir veya kapsül belirgin değilse böbrekten bir kısım doku kesilerek kitle çıkarılabilir. Kalan böbrek kısmı kendi üzerine dikişlerle kapatılır ve genellikle araya iyileşmesi kolaylaştıracak ve kanamayı azaltacak yardımcı maddeler konulur. Bunlar daha sonraki tomografi takiplerinde görülebilir.
Ameliyat öncesi görüntülemede şüpheli veya belirli bir kitle yok ise, lenf bezi diseksiyonuna gerek yoktur. Ameliyat sırasında fark edilirse hiler bölge lenf bezleri de çıkarılır. Yine ameliyat öncesi görüntülemede böbrek üstü bezi tutulumu yok ise, ameliyatta böbrek üstü bezi korunur, çıkarılmaz.
Ameliyat sonrası çıkacak patoloji raporunda tümörün tipi belirlenir ve tipine göre belirli peryotlarla takip, bazen de ek tedaviler gerekir. Tipik bir tümör büyük ihtimalle Clear cell (berrak hücreli) karsinom olur. Diğer tipler, papiller, kromofob gibi farklı tiplerdir. Tipe göre farklı yaşam beklentileri konuşulabilir.
Küçük böbrek kitlelerinin %20 kadarı iyi huyludur. Daha büyük olup iyi huylu olan, tipik tekerlek görünümü olan görüntüleme ile tanınabilen tipi de mevcuttur. Bunun dışında şüpheli durumlarda böbrekten biyopsi yapmak düşünülebilir.